
Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Eski Başkanı Erdoğan' Varol'un Kaleminden
Hokey Osman…
Pek çok
kişi, Hokey Osman deyince tanımaz. Ancak, Osman Yereşen ismi Adana ile
özdeşleşmiştir. Osman Yereşen, benim Adana’daki
ustalarımdan biridir. Öyle kabul ederim. Çünkü “Vefa”nın
İstanbul’da bir semt olmadığını anımsatır bana.
Rahmetli
Osman abim, Adana’da yerel gazetelerde muhabirlik, sayfa sekreterliği, köşe
yazarlığı, İstanbul kökenli gazetelerden biri olan, Son Havadis’in Adana temsilciliğinde
bulunmuştu.
Gazeteciliğinin
yanında iyi bir sporcuydu. Atletizm yapmış, futbol oynamıştır. Hatta Çim
hokeyi denilen bir sporun da, Adana’da
oynamasını sağlamış ve “Hokey” lakabı oradan adına yapışmıştı.
Koyu
Galatasaraylıydı. Galatasaray’ın başarılarıyla öğünür, mağlubiyetlerinde ise
çok üzülürdü. Arkadaşları bu huyunu bildikleri için, kendisine Galatasaray’la
ilgili şakalar yaparlardı.
Osman Yereşen
aynı zamanda, Türkiye’nin en eski amatör kulübü olan, Adana Seyhanspor’un da
hastasıydı. Beni o kulübe kaydetmişti. Seyhanspor’un bir çok derdiyle
ilgilenir ve uğraşırdı. Hatta ve hatta Galatasaraylı olmasının esas sebebi de, Seyhanspor’du. Zaten Seyhanspor’un renkleri de sarı-kırmızı
idi.
Çukurova
Gazeteciler Cemiyeti’nin kurucu üyelerindendi. Benim dönemimde, Cemiyet
yönetim kurullarına girmemiş, ancak tüm Genel Kurullarda Başkanlık
görevini üstenmişti.
Kısacası,
Osman Yereşen ele aldığı her işi bihakkın yapmış bir görev adamıydı.
Neden “ustam” diyorum.
Kısaca ona da deyineyim. Bir kere iri -yarı olmasına rağmen, naif bir ruh
yapısı vardı. Tuttuğu işi koparır ve benimde öyle yapmamı isterdi. Tüm seçimlerde
beni destekledi ve hiç görev istemedi.
Osman
Yereşen, 23 Ocak 2008’de 87 yaşında vefat etti. Evli ve 2 çocuk babası
olan Yereşen, ÇGC Özdenetim Divanı Başkanlığı yaptı. Cemiyet yönetim kurulunda
değişik görevler üstlendi. Basın Konseyi Yüksek Kurul Üyeliği görevinin yanı
sıra, Adana’nın en eski spor kulüplerinden Seyhanspor’un da Başkanlığını yürüttü.
Yereşen,
aynı zamanda Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu (ASKF)’nun, Onur Kurulu
Başkanlığı yaptı. Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin üyesi idi.
Osman
Yereşen’in, “Millet Huzurunda Muhalefetle Hesaplaşma” ve “Eshab-ı
Keyf” adlarında yayınlanmış kitapları bulunuyor
İçki
içtiği halde, bu işi efendi gibi yapardı. Öğlenleri kullanırdı. Asmaaltı Lokantası
en sevdiği mekandı. Üçüncü katında özel bir masası vardı. Aynı zamanda da, iyi bir aile babasıydı.
Adana
yemeklerinin nasıl yapıldığını bilir, anlatır ve öğretirdi. Bu marifetini
dedesinden aldığını, dedesinin “Şölen” adlı bir Lokantası olduğunu
söylerdi. Toplandığımız zamanlarda, Adana Güvecini özellikle Osman Abi
yapardı. En güzel Adana kebabının, sağ tarafına yatan erkek koyunun sağ ön
kolundan yapıldığını, içine hiçbir zaman kuyruk yağı konulmayacağını ve böbrek
üstü yağı kullanılması gerektiğini söylerdi. Kıymanın içine sadece kırmızı acı
pul biber konulacağını anlatırdı.
Bu
hüneri beni daima şaşırtmıştı.
Osman Abim,
geçirdiği beyin kanaması sonucu 87
yaşında yaşamını yitirdi. Onu
hasret ve hürmetle anıyorum. Ruhu Şad, Mekanı Cennet olsun.
Bu
seferlik de bu kadar.
Kalın
Sağlıcakla.
Pozantı
Gazetesi’nde beni okumaya devam edin…