BIST 100
10.372,04 -0,10%
DOLAR
41,3560 0,07%
EURO
48,5860 0,02%
GRAM ALTIN
4.845,64 0,36%
FAİZ
40,66 -0,05%
GÜMÜŞ GRAM
56,14 1,62%
BITCOIN
115.947,00 -0,26%
GBP/TRY
56,1267 -0,06%
EUR/USD
1,1734 0,00%
BRENT
66,99 0,93%
ÇEYREK ALTIN
7.922,63 0,36%
Adana Açık
Adana hava durumu
34 °

KAPI TOKMAĞI

Ekran Resmi 2023-04-05 18.19.04

KAPI TOKMAĞI DEYİNCE ORADA DURMAK GEREK

Eskiden
zil mi vardı da çalmadık!.. Düofon da yoktu… Kameralı sistem rüyalara bile
girmezdi… Bütün bunların yerini genelde
pirinçten yapılan tokmak, kapı tokmağı alırdı
. Uzun süredir görmüyorum;
umarım bazı eski yapılarda hala duruyordur.

Türlü
çeşitler olmakla birlikte Adana’dakilerin
yüzde doksandan fazlası el biçimindeydi.
Aklımda kaldığı kadarıyla bilekten
aşağıya sol el motifliydi. Parmaklar küçük bir topu kavramış oldukları için
hafif içe büküktü. Bilek tarafındaki menteşe kapı kanadına vidalanmış ya da
çakılmış olur, eldeki topun tam karşısında da üç dört santim çapındaki yassı
metal yer alırdı. Eli biraz kaldırıp da o yuvarlak metale indirince, “Tak…” diye tok ve güçlü sayılabilecek
ses çıkardı. Ayrıca, aslan başlı, bilezikli tokmaklar da görülebilirdi.

Temel
teknolojisini anlatmış olduk. Velakin tokmaklar “işari sır”        denilen bir
yolla konuşur, kapıya gelene de, ev halkına da bazı bilgiler verirdi. Öncelikle, kapıdaki tak.. tak… evdekiler
için mesaj demekti.
Bizde, aralıklı iki tak…, halamın eşi Musa Emmi’nin
geldiğine işaretti. Benim işaretim, peş-
peşe gelen iki tık’tan sonra aralıklı tek- tık olurdu.
Babam dört kez
çalardı kapıyı. Komşu Sabiha teyzenin kapı çalışını annem şakkadanak anlardı.
Şu da var; her kes bilirdi ki, ses zayıfsa, kapıdaki tanıdık biri değildir.

MEDENİ DURUM

HAKKINDA BİLGİ

El
biçimindeki tokmakların asıl mesajı parmaklardaydı. Hiçbirinde yüzük yoksa, o
evde bekar kız olduğu anlaşılırdı. Yüzük
parmağındaki alyans, evde gelinlik bekar olmadığının işaretiydi.
Bu kadar
değil tabii; bir de nişanlının varlığını işaret eden alyans da, orta parmakta
yer alırdı.

Tokmaklar
hiçbir zaman matlaşmazdı çünkü her gün defalarca kavrandığı için oksitlenmeye,
matlaşmaya vakit bulamazdı. Sesinin o kadar güçlü olmasının nedeni, sanırım
titreşimin kapı kanadına da ulaşmasının sonucudur. Kapımız geniş avluya
açılırdı ve evimiz hayli içeride olmasına rağmen kışın her taraf kapalıyken
bile kapının çaldığını duyabiliyorduk.

ANTİKA OLMUŞ AMA

ŞİMDİ ZAMANI DEĞİL

Duydum
ki, şimdi o tokmaklar antikacılarda hatırlı paraya satılıyormuş. Hatta bu
yüzden Tire’deki kapılarda iki yüze yakın tokmak çalınmış. Erzurum’da da tokmak
hırsızlığının olduğunu bir zamanlar okumuştum. Bu satırları yazarken aklıma
geldi; ilk fırsatta antikacıları dolaşacağım, bakalım kapı tokmakları da var
mı, yok mu!.. varsa, fiyatını öğrenip çıkarım. Niye derseniz, o tür eşyalara
para harcamanın zamanı değil. Devlet büyüklerimizin “uçtu-kaçtı, şahlandı” veya “bolluk var” gibi söylemlerine ne yazık ki
inanamıyorum. Çünkü uçan-kaçan sadece fiyatlar. Hem de gıda maddelerindeki
fiyatlar.

Psikolojik sınırlar aşılmış. Satıcı, bugün 10’a vereceği malın yenisini 25’e alma olasılığını düşününce, hele insafı da törpü yemişse, 35 diyor. Bazı marka telefonlarda fiyatlar duble yol üzerinden aydedeye ulaşmış. Matbaalar işe fiyat vermeye çekiniyor. Memleketteki kağıt fabrikaları satılınca, tek kaynak ithalat olmuş. Onun da ayarını döviz kurları yapıyor ki, yarının ne getirip ne götüreceğinden emin olmak çok zor. Anlayacağınız, bize yine “Tak…Tak...” yok!

ARAŞTIRMACI YAZAR : NURETTİN ÇELMEOĞLU YAZISI

YORUM YAP

Yorum yapabilmek için kuralları kabul etmelisiniz.
Yeni bir yorum göndermek için 60 saniye beklemelisiniz.

Henüz bu içeriğe yorum yapılmamış.
İlk yorum yapan olmak ister misiniz?