
Önal’ın İki Haftalık Almanya Günlüğü:
HUZUR, MUTULUK VE DOĞA İLE GÜZEL YAŞAM”
Almanya’dan Öğretmen Emeklisi olması sonrası, yurda kesin
dönüş yapan ve yaz aylarını Pozantı da geçiren hemşerimiz- eğitimci Kemal Önal,
Almanya da uygulanan toplumsal ve sosyal yaşantının, ülkemizde uygulanabilmesi
konusundaki çalışmaları, zaman- zaman gazetemizde yer almaktadır.
Geçen hafta geldiği Pozantı’da, büromuzu da ziyaret eden Kemal
Önal, 4-17 Şubat 2020 tarihi arasındaki iki haftayı, Almanya’nın Bremen Şehrin
de geçirdiğini belirtti.
Alman Edebiyatının, dünyaya hediye ettiği “Bremen Mızıkacıları”
adlı bir hikaye den esinlenerek yapılan ve bunu betimleyen bir heykel ile, turizme
damgasını vuran Bremen deki gözlemlerini bizle paylaşan Kemal Önal, şunları
söyledi:
UCUZLUK
“Gıda fiyatları Türkiye’ye göre çok ucuz. Dolayısıyla da vatandaşların alım gücü yüksek. Bu ülkede Asgari ücret, 1.600 Euro sebze -meyve fiyatları kilo olarak, ortalama 2 Euro et 5 Euro peynir 6 Euro iki kişilik bir aileye ayda 50 Euro elektrik 50 Euro da doğalgaz faturası gelmektedir. Ev kiraları 600 Euro. Bütün bunlar dikkate alındığında iki kişilik bir aile için 1.600 Euro olan asgari ücretten normal bir yaşantı sonrası yaklaşık, ayda 200 ile 300 Euro tasarruf etme imkanı vardır.” Dedi.
SOSYAL DEVLET
Kemal Önal, Sosyal Devlet anlayışının, Almanya da tamamen
yerleşim bir sistem olduğunu, doğumdan -ölüme kadar vatandaşların, işsizlik
başta olmak üzere, hastalık, sakatlık gibi sorunlarının da, tamamen çözüldüğünü
ve bu ülkede yaşamın, huzur dolu ve mutlu bir şekilde devam ettiğini de söyledi.
İSPANYA ve PORTEKİZ DEN ALIYORLAR
Kemal Önal, Almanların ağırlıklı olarak, sebze ve meyve
ihtiyaçlarını, İspanya ve Portekiz’den temin ettiklerini, Türkiye’den çok az
alım yapmalarının nedenin ise, GEDOLU ürünler ve Tarım ilaçlarının bilinçsizce
kullanımından kaynaklandığın bu olumsuzluğunda, bir Türk vatandaşı olarak, kendisi
üzdüğü söyledi.
ÇEVRE TEMİZLİĞİ
Eğitimci Kemal Önal, başta Almanya olmak üzere, tüm Avrupa
da çevre duyarlılığının, her geçen gün giderek arttığını belirtti ve şunları söyledi:
“Çevre temizliği, konusundaki hassasiyet, her Alman vatandaşı
için, vazgeçilemez bir anlayış olmuş. Yerleşim yerlerindeki en kalabalık alanlarda
dahi, insanları rahatsız ve tedirgin eden, ne birikmiş, ne de alınmayan çöpleri
göremezsiniz. Dolayısıyla da, bunların yaratabileceği pis kokuları, soluklamanız
ise mümkün değil.
Bu sistemin yerleşmesindeki en büyük olgu, vatandaşların
birbirlerini devamlı kontrol ve ikaz ediyor şeklindeki, davranışları olmaktadır.
Cadde ve sokaklarda yere atılan ne bir izmarit ne de kullanılmış bir başka maddeyi
görmek, mümkün değildir. Bu vatandaşlık bilinci, sadece Almanya da değil,
Avrupa’nın diğer ülkelerinde de, aynı hassasiyet içerisinde devam
ettirilmektedir.”
ULAŞIM
Önal ulaşım konusu ile ilgili olarak da şunları söyledi:
“Şehir içerisinde, toplu taşımacılığın %90’ı travmayla
yapılıyor. Aylık, tramvay biletleri 60 EURO’ dur. Biletlerin üzerinde isim
yazılmadığı için, ihtiyacı olan herkes rahatlıkla kullanabiliyor. Seyahatler de
aynı biletle aileden iki kişi, birlikte faydalanabiliyorlar.
Araçların duraklara geliş süreci ise, 10 dakika aralıklarla
oluyor. Dolayısıyla araç bekleme veya zaman kaybı da söz konusu değil. İnsanlar,
yasalara son derece riayet ediyorlar. Kalmış olduğum iki haftalık süre zarfında,
tramvaylarda asla bilet kontrolünün yapılmadığını gözlemledim. Buda, vatandaş sorumluluğunun
ne kadar üst seviyede, olduğunun bir göstergesidir.”
YEŞİL ALAN
Eğitimci Kemal Önal, Almanya’nın yeşil alan sorununu çözdüğünü,
yetinmeyip, yeni yeşil alanlar oluşturma çalışmalarını devam ettirdiğini belirterek,
şunları söyledi:
“Bremen şehrinin, %80 yeşil alan ve park. Şehir içinde suni
göller ve kanallar var. Üstünde sık aralıklarla geçiş köprüleri var. Yeşil
alanların kazanımları ile ilgili, çok ilginç bir uygulama dikkatimi çekti. Doğum
günü, evlilik yıl dönümü gibi, benzeri özel günlerde, insanlar hediye verme
yerine, Park ve Bahçeler Müdürlüğüne müracaat ederek, gün kutlama anısına, bir
fidan dikerek, üzerine de bir plaketle hediye edilenin ismi yazılıyor. Böylece
kalıcı bir hediye sürprizi yapıyorlar.”
500 KİLO OKSİJEN
Kemal Önal, Alman toplumunun küresel ısınma konusunda, son
derece duyarlı davrandığını belirterek, bu konuda da şu görüşlere yer verdi:
“Gelişmiş ülkelerin, en büyük hedefleri, küresel ısınmaya
karşı alınan tedbirlerin alanlarının genişletilmesidir. Bunun en önemli ayağı
olan, yeşilin ve ağaç sayısının artırılması için, çok önemli çalışmalar
yapılmaktadır.
Yetişmiş bir ağaç, bir yılda 500 Kilo Karbondioksiti emerek,
bunu 500 Kilo oksijen olarak geri doğaya salıyor. Bu hassas dengenin korunması konusunda, Avrupa
da başlatılan “Yeşili artır. Ağaç dik. Çevreyi temiz tut. Sen ve gelecek
nesiller rahat yaşasın”, sloganı altında başlattıkları çalışmalar, toplum
tarafın dan da büyük destek görüyor.”
Ayrıca yetişkin bir ağacın,
17 insanın bir günlük oksijen ihtiyacını karşıladığını belirten Kemal Önal, bir
otomobilin bir depo benzin harcaması halinde, bir insanın bir yıllık oksijen ihtiyacını
yok ettiğini sözlerine ekledi.
SONLADIRILIYOR
Kemal Önal, Almanya başta olmak üzere Avrupa da başlatılan,
fosil yakıt tüketimine son verilmesi konusundaki çalışmaların büyük aşama kayıt
ettiğini belirterek, şunları söyledi:
“Almanya, 2020 yılı
ortalarından itibaren, yavaş- yavaş fosil yakıt tüketen araçları kullanımdan
çekerek, bunların yerine elektrikle çalışan araçları, piyasaya sürecek. Enerji üretiminde
ise, güneş panelleri başta olmak üzere, rüzgar enerjisi gibi, doğaya zarar
vermeyecek, temiz enerji kaynaklarının konutlardan başlayarak, aşama – aşama uygulanma
safhasına geçildiğini, belirtti.
SOSYAL DEVLET
Önal, Sosyal Devlet anlayışının, Almanya da yerleşmiş bir
sistem olduğunu, insanların doğumdan ölüme
kadar, eğitim ve işsizlik başta olmak
üzere, hastalık, sakatlık gibi sorunlarının tamamen çözüldüğünü ve bu ülkede yaşamın, huzur ve mutluluk dolu bir şekilde devam etmekte olduğunu belirterek sohbetini noktaladı.
BREMEN MIZIKACILARI HAKKINDA
Bremen Mızıkacıları masalı, Grimm Kardeşler (Jacob Grimm-Wilhelm Grimm)'in yazdığı masallardan biridir. Fabl uslübunda yazılmıştır. Sahiplerinin, kendilerine olan kötü tutumundan dolayı evden kaçan bir eşek, bir köpek, bir kedi ve bir horozun Bremen'e gidip orada müzisyenlik yapma düşleri ana temadır. Yola çıkarak iyi arkadaş olurlar. Bir kız ve annenin evine giren hırsızlar, girdiği bir evin önünde dururken, bir canavar silüetini andırmaları (eşek üstünde köpek, onun üstünde kedi, onun üstünde de horoz) ve hepsinin bağırması sonucu, ortaya çıkan kakofoni, hırsızları korkutur. Bu canavar silüetinden korkan hırsızlar bir daha asla geri dönmezler. Dört kafadar da bu evde yaşarlar..
KİM
YAPTI?
Grimm Kardeşlerin masalından yola çıkılarak heykeltraş Gerhard Marcks tarafından 1951 yılında yapılan Bremen Mızıkacıları Almanya'da da en çok ziyaret edilen eserlerin arasında yer alıyor. Eşek, köpek, kedi ve horozdan oluşan bronz yapıt bir metre 21 santim boyunda. Heykel Bremen meydanında bulunuyor. ( Özel Haber: Hayriye Eroğlu)