Kanser hastaları suya resim çizdiler.

Kanser hastaları suya resim çizdiler.

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği, Adana Şube Başkanı Prof. Dr. Timuçin Çil, kanser hastalarında sosyal ve psikolojik desteğin, tedavi kadar önem taşıdığını söyledi.

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Adana Şubesi, kanser tedavisi gören hastalara, psikolojik destek vermek amacıyla, sosyal bir çalışmanın altına imza attı. Dernek Başkanı Prof. Dr. Timuçin Çil’in öncülüğünde, Adana Şehir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği Kemoterapi Ünitesinde gerçekleştirilen, etkinlikte kanser hastaları ve yakınları, uzman öğreticiler eşliğinde ebru çalışması yaptı. “Kanser hastaları ile, suya resim çiziyoruz” sloganıyla 25 Ekim 2019 Cuma günü 09:30 – 16:00 saatleri arasında gerçekleştirilen  etkinliğe,  kanser hastaları ve yakınları katıldı..

SANATLA MOTİVASYON

Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Adana Şube Başkanı Prof. Dr. Timuçin Çil, etkinlikle ilgili yaptığı açıklamada, organizasyonun amacının, ebru sanatı aracılığıyla, kanser hastaları üzerinde pozitif etki sağlamak ve psikolojik destek vermek olduğunu dile getirdi.

Kanser tedavisinde, yüksek moralin büyük önem taşıdığına dikkati çeken Prof. Dr. Timuçin Çil, sosyal, kültürel ve sanatsal aktivitelerin, kanser tanısı konmuş ya da kanser tedavisi gören hastaların, stres, korku ve kaygılarını azalttığını, onları duygusal olarak güçlendirdiğini kaydetti.Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Adana Şubesi olarak, bugüne kadar çok sayıda etkinliği hayata geçirdiklerini dile getiren Prof. Dr. Çil, “Kanser teşhisinin konulması ve bu hastalıkla baş etmek zorunda kalmak, her insan için fiziksel ve psikolojik olarak zor ve yıpratıcı bir deneyim. Hastalarımız ve yakınlarının, bu zorlu süreci daha kolay atlatmalarını ve tedavi süreci devam ederken sosyalleşmelerini, hayata pozitif bakmalarını sağlamak ve psikolojik destek vermek amacıyla, dernek olarak sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetlerimize, devam edeceğiz” dedi.

Prof. Dr. Timuçin Çil, Kanser tedavisi gören hastalara, ne olursa olsun hayattan kopmamalarını ve kendilerini toplumdan soyutlamamalarını da önerdi. ( Haber Merkezi)