BU YEREL SEÇİMİN SLOGANI: “İHANET VE HAİN”

Aday gösterilmeyenler başka partilere kaçtılar.  

BU YEREL SEÇİMİN SLOGANI: “İHANET VE HAİN”

Yukarıdaki başlığımızın haberini yazmak için öncelikli olarak, ihanet ve hain kelimelerinin geniş anlamlarını, kapsamlı bir şekilde öğrenmek istedik. Google’dan  geniş çaplı  bir araştırma yaptık. Bu iki kelime ile ilgili olarak o kadar çok tanım vardı ki, hangisini kaynak olarak kullanacağımız konusunda, biz bile kararsız kaldık. En yalın hali ile ihanet ve hain kelimelerinin kısaltılmış olan  açıklanmalarını, aşağıdaki şekilde kullanmaya karar verdik:

“İhanet, kişilerarası ilişkilerde, kuruluşlar arasında veya bireyler ve kuruluşlar arasında, bir ilişki içinde, ahlaki ve psikolojik çatışma üreten varsayımsal bir tabiri olup, bir sözleşmenin, güvenin ve itimatın bozulması veya ihlalidir.

Genellikle ihanet, rakip bir grubu veya kişiyi destekleme eylemidir. Veya bir tarafın, diğerlerinden daha önce karar verdiği veya varsayılan normlardan tamamen kopmasıdır. Başkalarına ihanet eden birine hain denir. İhanet aynı zamanda yaygın olarak kullanılan bir edebi unsurdur. Ayrıca filmler ve TV dizileri gibi kurgularda da kullanılır ve genellikle, bir olay örgüsüyle ilişkilendirilir veya bir olay örgüsü olarak kullanılır.”

Bu açıklanmanın en kısaltılmış hali ise, kendisine güvenilenin bu güveni istismar ederek, ilkinden tamamen zıt  davranış içerisine girmenin karşılığını ihanet, bunu yapana ise hain denir. Bu iki kelimenin her türlü literatürde karşılığı aynıdır.  Bunun muhatapları olanlar ise, ömürleri boyunca  kendilerine layık görülen bu  onur eksikliğini ve ezikliğini  yaşarlar. Ötesi  çocuklarına bile bu iki kelimenin mirasını bırakıp giderler.

SİYASİ İHANETLER

31 Mart 2024 yerel seçimlerinde, ihanet ve hain kelimeleri  kanka oldular.  Bazı siyasiler kendi bencilliklerinin ve hırslarının esiri oldular. İçine düşecekleri durumu, toplumun kendilerine hangi gözle bakacaklarını  düşünmeyerek  göz ardı ettiler.

Makamlarını kaybeden ve bulundukları mevkilere tekrar aday gösterilemeyeneler, sanki kendilerinden başka yapacak kimseler  yokmuş gibi koltuklarına yapışabilmek için, onur değerlerini hiçe saydıklarının  farkında bile olmadılar. 

YAZILMAYA BAŞLANDI

Feraseti kendilerinde   görenler, hem toplumu, hem de yine kendilerini bu makama taşıyan siyasi örgütlerden,  daha  üstün olma  psikozu içerisine girdiler. Bu davranışlarının yarattığı  olumsuzları  ve onur fakirliğini, toplumun görmediğini düşünüyor olmaları ise, daha seçime girmeden kendilerinin  kayıplar hanesine  yazılmaya başlandı bile,

KARAR KAMUOYUNUN

Bu  yazıyı isim vererek, veya birini hedef kılarak yazmıyorum. Zaten seçmen, kimlerin ihanet ve hainliğin içerisinde olduğunu çok iyi bilmekte olup,  bu davranışlarının karşılığını da sandıkta  vermeye daha şimdiden fazlası ile kararlı olduklarına inanarak, yorumu kamuoyuna bırakıyorum.

( TAMER ÜNAL)